the next three days
filme verdim kendim,. bütün gün kanepelerde, başka da bi şey yapamazdım. ilk filmimiz başlıkta. law abiding citizen gibi adalet sistemini eleştiren bir film. orda gerard butler intikam alıyordu sistemden, burda russell crowe eşini hapishaneden kaçırıyor.
başka bi fark da russell crowe'ın karakterinin bu işlerden pek anlamayan bir öğretmen olması. öyle muhteşem planlar yapamıyo yani, youtube'u açıp "how to escape from prison?" diye arayacak bir seviyede. filme eleştirilerimden biri bu noktada. ana karakter, bu aksiyondan uzak adam tipini sürekli olarak taşıyamıyor. bi sıçıyor ama sonra dan dun vuruyor adamları. keşke daha çok zekasıyla görseydi işini. zaten öyle yaptığı bölümler bu filmi iyi yapıyor.
russell crowe'ı seven ender film tüketicilerindendir. bu filmde de aynı. bazen çok iyi oynuyor. arka koltuktan çekilmiş, araba kullandığı sahnede mesela çok başarılıydı. ama duygusallığın ağır bastığı sahnelerde yetersiz kalıyor gibiydi. zenci polis filmi götürüyor baya, bravo.
sonuçta son yılların akıllı, planlı aksiyon filmlerinden biri. taken, law abiding citizen gibi filmlerin yanına koyarım, ve tavsiye ederim. taken'ı sevenler için ufak da bi sürpriz var. elizabeth banks de senelerdir sarışın sanıyomuş kendini.
0 yorum:
Yorum Gönder