ramblings of a madman

* insanoğlu nasıl bu hale gelmiş aklım almıyor. bi yere kadar gelişirsin tamam. sırf avlanmak falan sıkar adamı. şiir yaz, müzik yap, resim çiz, anlarım. ama dur artık orda di mi? illa sıçıcan her şeyin içine. para, rekabet, başarı, prestij, kariyer. ne gerek var aq. çok yanlış gitmişsiniz bi yerden sonra.

* bu noktadan sonraki icatlar, gelişmeler çok gereksiz olmuş bence. arada var tabi faydalı şeyler. uçak mesela, kim bulduysa helal olsun. sabun falan, öyle basit ihtiyaçları karşılayan icatlar güzel tabi. ama mesela arabaya gerek yokmuş. atlardan direkt toplu taşımaya geçilmeliymiş. tren, uçak, gemi yeterli. arabaya harcadığın parayla bu üçünü çevreye zararsız hale getir mesela.

* hep nerde duracağımızı bilmediğimizden oluyo. en basit halinde bile daha fazlasını istiyoruz. büyük seçim menü mesela. yetmez diyorum, yanına bi şey daha alıyorum sonra patatesler kalıyor. fazla basit bi örnek oldu. gerisini sen tamamla.

* 60'lar mesela, summer of love. hakikaten bırakmış adamlar her şeyi. beatlesmania falan demiyorum. hakiki hippieler. şu yaşımda 60'larda olmak isterdim. müzik bile daha iyi lan.

* beatles para bastı bildiğin ama yine de authentictir yanı. bir eleanor rigby mesela, benim burda anlattıklarımın benzerini şarkı olarak anlatır.

* tatilde biraz tarih karıştırıp tam olarak nerde düşüşe geçtiğimizi bulmak istiyorum.

* kapitalism mi din mi daha yalan?

* adamın evi var, teknesi var, torununu geçindirir ölene kadar ama hala çalışıyo manyak.

* bi yerde bi şekilde kafamız yıkanmış olabilir mi? fringe'deki ilk insanlar, uzaylılar, yeraltı organizasyonları falan. ihtimal veriyorum buna.

* ama o kadar mükemmel ki sistem. benim gibiler tam isyan edemiyo, çünkü faydalanıyorum güzelliklerinden pişkince. bunu yazıyorum mesela, sokaktaki adamı 1 sene doyuracak değerdeki bilgisayardan. müzik dinliyorum internetten, yetiyo bana.

* en fakirinin isyan edecek hali yok. hapishanede, akıl hastanesinde yarısı. hepimiz hastayız kitaba göre. seni şu gün atsalar bakırköy'e, ne farkın var ki ordaki adamdan. ikiniz de bağımlısınız. belki onun aklı senden daha yerinde. şiir falan yazıyo adam, senin hayatında yapmadığın bi şey.

* insanoğlunun sınava çalışmamak için yapabileceklerinin sınırı yoktur.

* bence bi şekilde doğaya dönebilir insanoğlu. şimdi değil ama, bizden birkaç jenerasyon sonra. ama bi şekilde tetiklenmemiz lazım. alarm yetmiyo uyanmamıza yataktan bi düşmemiz lazım.

* insanoğlunun varlığı zaten mantık dışı. din bundan dolayı bu kadar tutuyo. kafamızın alabileceği bi açıklama. varlığımızın tesadüf olması korkutuyo insanları. düşünsene herkes şans eseri oluştuğumuza inanıyo. sokağa çıkamazsın ulan.

* ben hala eşit uzaklıktayım bütün görüşlere. insandışı bi varlığın çatıkatında unuttuğu karınca çiftliği bile olabiliriz. izlemek zevkli olurdu sonuçta. bizi karıncalar yaratmış da olabilir. "yukarda yemek yapsın abi bunlar, yere düşürdüklerini yeriz, karıncayı incitmeyi de kötüleriz bi şekilde tamamdır". ama tanrı diye bi süpergüç de olabilir tabi. bilemezsin. çok merak ediyosan kafana sıkman gerekir ama götün yemez. (intihar falan düşünmüyorum yoksa belirtirim. yakınlarda gidersem ya kazadır ya cinayet. aycan'dan şüpheleniyorum)

* bi de niye varız yani ne gerek var ne işe yarıyoruz? sanat yapmak, aşık olmak falan demiyorum. bi şekilde bi amaç edinmişiz kendimize de, koskoca evren aq, neyi değiştiriyosun. dünyanın patronu olsan nolcak. en iyi ihtimalle 30 yaşında yaşında ele geçirsen dünyayı, şu listeye harfiylen uysan, 80'inde ölücen abicim. 50 sene eder. insanlık tarihi 1 günse, bi saniye edersin. evrenin tarihinde gözle görülmezsin.

* o evil overlord linki de efsanedir.

* bu günlük bu kadar yeter. bu senelik bile yetebilir aslında.

posted under | 0 Comments

playlist

the xx - basic space
moby - mistake
portugal the man - 1989
beatles - help!
dusty springfield - you don't have to say you love me
thirteen senses - do no wrong

posted under | 0 Comments

photobomb

posted under | 0 Comments

socially awkward penguin

favori memem. hepimizden bir parça. paranoid parrot da birinciliğe oynar ama. lanet olsun bachelor frog'un hakkını yiyiyorum. şuna bak, benim mutfak saati.



tespit kadar alttaki tepki de önemli bunlarda






bu nedir yaa? allah kimseye göstermesin.






hepsini koyasım var da yoruldum. sakat halde benim ama bu alttaki. giricem sınıfa, basamakları çıkıcam falan herkes bana bakacak. kesin düşürürüm değneği, gürültü.




yeter bu kadar. aç quickmeme.com

posted under | 0 Comments

posted under | 0 Comments

same shit different sitcom

posted under | 0 Comments

bieber vs beethoven

posted under | 0 Comments

community s02e19


--- spoiler ---

dizi tarihin en cesur bölümlerinden biriydi. bilinçli şekilde komik olmayan komedi dizisi bölümü. helal olsun. yine komikti tabi de, pulp fiction bölümü beklerken my dinner with andre diye çoğumuzun bilmediği bir filmin bölümü çıktı. arada belki muhteşem pulp fiction göndermeleri güme gitti ama derin bir mesaj da verildi izleyiciye. her gördüğüne inanma.

cüzdanımın değerini 20 kat arttırdığı için de değerli benim için. şimdi my dinner with andre'yi izlemek gerek.

--- spoiler ---

posted under | 0 Comments

mr sheen is on coke again

posted under | 0 Comments

playlist

thicke - when i get you alone
tom waits - dead and lovely
bloc part - banquet
travis - last train
brad mehldau - exit music for a film
captain beefhart - zig zag wanderer
citizen cope - bullet and a target
dresden dolls - night reconnaissance
haluk levent - hani benim olacaktın
hooverphonic - strange effect
make the girl dance - kill me
pulp - acrylic afternoons
pulp - like a friend

posted under | 0 Comments

hasan şaş vs zidane

karşılaştırma yaparken hasan'ın aynı anda iki kaleciyi yatırdığını ve muhtemel aşırtmasının kalli'nin düdüğü tarafından kesildiğini göz önünde bulundurun.



posted under | 0 Comments

insan köpekler

pek yaratıcı değil ama komik yine de.


posted under | 0 Comments

pixies şarkıları futbolcu olsaydı



blog her 10 giriş denememim 3 tanesi başarılı oluyor. girene kadar ne yazacağımı unutuyorum.

en iyi birkaç pixies şarkısı. pixies güzel gruptur, benim bugün dinlediğim müziği pixies bulmuştur. 11 tane uğraşamadım. nirvana alternatifin babasıysa, pixies baba küçükken mahallenin abisiydi. kaça topu sektirmeden geri vermez, yaşı tutmayan çocuklara bira alırdı.


7. debaser

tempolu, yorulmak bilmeyen bir şarkı. pek renkli değil. pixies şarkıları futbolcu olsaydı ivica olic olurdu. öyle çok yetenekli değil ama hırsını takdir edersin.

6. bone machine

riffleri ve sözleri birinciliğe oynar. aslında listedeki her şarkı birinciliğe oynar.pixies şarkıları futbolcu olsaydı gareth bale olurdu. bi yavaş bi hızlı, bi savunmada bi hücumda. pek tutturamadım bunu.

"you're so pretty when you're unfaithful to me" en iyi pixies şarkı sözü olabilir. söylenişini de hesaba katarsak kesin öyle. 6. olmaz lan bu. yukarı yazın siz liste karışmasın şimdi. monkey gone to heaven'la değiştirebilirsiniz hatta.

5. caribou

ilk albümlerinin ilk şarkısı. biz bunları yapıcaz diye özet geçmişler gibi. bas da var, tekrarlı riff de var, vokal de var. caribouuu diye gider. pixies şarkıları futbolcu olsaydı esas ronaldo olurdu. diğer şarkılar ondan öğrenmiş her şeyi.

4. monkey gone to heaven

evet listemizin yavaş yavaş sonuna yaklaşıyoruz. 4 numaraya geçmeden önce dilerseniz... yok yok. pixies şarkıları futbolcu olsaydı diye başlıyorum buna. fabregas aynı altyapıdan çıkmış ama nedense arka planda kalmış, arsenal'a yollanmış. basit oynuyor ama işini yapıyor.

3. hey

basit ama muhteşem bas line. basit ama muhteşem gitar. duygulu vokal. kesinlikle yukarıdaki ikiliden kötü değil. bu şarkıyı ben de birçokları gibi youtube'daki kızlardan öğrendim. utanırım hala o konuda. pixies şarkıları futbolcu olsaydı xavi olurdu bu. takımı toparlayan bu ama ödülü messi alıyor.

2. where is my mind?

populist demeyin diye birinci yazmadım. herkesin bildiği pixies şarkısı olmayı hak ediyor. pixies şarkıları futbolcu olsaydı messi ya da christiano ronaldo olurdu. ben beğenirim ronaldo'yu. star ama çalışıyor. ronaldo diyorum. başka bi şarkıyı messi seçmem ama artık.

1. here comes your man

blog benim. birinci de benim seçtiğim olur. aslında sert grubun dinginlenmiş şarkıları ilginç olur. bu güzel olmuş. deprem falan anlatır ama neşelidir. 500 days of summer'a artı puan kazandırır. pixies şarkıları futbolcu olsaydı george best olurdu. en iyi olmaya çalışmadan en iyisi.

listeye giremeyenler:

gigantic (tek çalımı var, hasan şaş)

brick is red (çok kısa sürüyor, duncan edward)

wave of mutilation ( tembel, istese daha iyi olabilir ama yine de tehlikeli, berbatov)

unuttuğum olabilir, pek dikkatli yazmadım.

pazarlık payı vardır.

(where is my mind'ı yanlış yazmışız. aycan'a teşekkürler.)



posted under | 0 Comments

man stroke woman

dünyanın en iyi komedi dizisi. skeçlerden oluştuğu için avantajlı ama birinci. çoğunlukla abartarak güldürüyor. bu diziyi ilk izleyişinde seven insana hemen kanım ısınır.










bu embed olmuyo. himym son bölümünde var ya yanlış bilinen şeyler. bu da bazı şeyleri bilmeyen adam.

http://www.youtube.com/watch?v=m_Qh3tWImXM

posted under , | 0 Comments

honey badger

efendim geçenlerde bahsettiğim yılana saldıran hayvan bugün tekrar karşıma çıktı. kokarca sanmıştım ben ama kendisi aslında bir honey badgermış. siyah üstüne beyaz şerit yanılttı beni. bal borsuğu diye çevrilmiş türkçeye ama honey badger daha afili.

bu hata nedeniyle bütün kokarca ve honey badger ve okuyuculardan özür diliyorum. ne kadar manyak hayvan bak, boşuna beğenmemişim o gün. honeybadger don't give a shit!

posted under | 0 Comments

with friends like this

- merhaba. adım aycan, futboldan anlamam.

- benim adım da mutu facebookumu kaparım. bu eleştiri formatını da ben buldum.

posted under | 2 Comments

gülerek izliyor mudur?



ulan her şeyi geçtim pino niye yedek lan? tek başına feneri yeniyordu herif kadıköy'de. onu bırak, son maç 1 gol attı, 1 gol zorla attırdı. dalga mı geçiyosun bizimle hagi? hakan balta gollere eskort etmeye devam ediyor, liverpool'un sol beki kenardan izliyor. insua geldiğinde, tamam orhan ak, cihan haspolatlı'dan beri süregelen karakteristiğimiz, kazma beklerden kurtuluyoruz dedik. bu çocuğa veririz 10 sene kanadı dedik. geldin sıçtın içine hagi.

kewell bitmiş artık. onu en çok seven taraftar görebiliyor bunu, hagi göremiyor. neill da bitse de gitsek havasında. stancu yeni bratu.

insua, pino, yekta rumen olsalar en azından avrupa umudumuz olurdu şu sene. ayıptır.

bu durumdan nasıl kurtulur takım bilemiyorum. hagi'yle olmayacağı kesin. takıma zarar veriyor, şu anda istifası bile yararlı olur. adnan polat misimovic tranferinden beli saçmalamaya devam ediyor. önümüzdeki bir kaç senenin gelirlerini harcamış durumda. transfere verecek paramız yok, zapata'ya bile bu sene bedava oynaya seneye veririz maaşını diyoruz.

bir temizlik şart. gitmesi gereken türkler belli. çizgi servetin üzerinde. sola sağa çekilebilir. yabancılarda da temizlik şart. avusturalya'lılar gidici. yerlerine daha çok ihtiyacımız olan pozisyonlara transfer gerek.

baros'dan bile para kazanılması gerektiğini düşünüyorum. benim baros'u zaten o kadar beğenmediğimi bilen bilir. tekniği cana'yla aynı seviyede adamın. cana'yı beğenmeyenler baros'u nasıl bağırlarına basıyor anlamıyorum. cana en azından sert oynayıp görüyor kartı. ayağına hakim bir santrafor şart. emenike'ye göz kırpıyorum ;)

teknik direktör olarak da ciddi bir şekilde, yılmaz vural'a şans verilsin diyorum. yılmaz hoca, istediği 3-4 transferle bizi şampiyon yapamazsa bikini giyerim. güzel futbol oynatamazsa götümü açarım.

futbol bu kadar. bi daha da yazman futbol.

posted under | 0 Comments

united bench

hep ilginç bi şeyler çıkarıyolar. geçen giggs vs berbatov vardı. balon patlaması var.

posted under | 0 Comments

reis 2



seni de gönderirlerse fenerli olurum.

posted under | 1 Comments

kaplasongs

eskilardan yenilardan. değişik oldu.


death in vegas - dirge
the dears - 22: the death of all the romance
the heavy - how you like me now?
metronomy - heartbreaker
florence and the machine - you've got the love
cold war kids - hand me up to dry
bon iver - skinny love
metric - black sheep
arctic monkeys - you know i'm no good
sophie ellis bextor - murder on the dance floor
sophie ellis bextor ft. spiller - groovejet
stardust - music sounds better with you
alexander - truth

ve bonus

does it offend you, yeah? - the monkeys are coming. (bu grubun adı soru, herkese hitap etmeyebilir. the fucking monkeys is coming!

posted under , | 0 Comments

domuz


* domuzlar çok tatlı hayvanlar. kafama silah dayayıp hayvan besle deseler domuz beslerdi.

* jackass 3d'yi izledim, ama 2d izledim bilgisayarda. çük falan vardı 3d göstermezler burda diye izledim. iğrenç ve güzeldi baya. domuz da vardı bi tane, ordan aklıma geldi. acayip büyüktü ama komikti hayvan.

* iş domuza gelince, feminenleşiyorum. böyle ked, gören kız gibi oluyorum. "ayy çok tatlııı!" gibi. o kadar da değil ama. anladın mı? zayıf noktam domuz yani. bir domuzu öldürücez desen tüm sırlarımı açıklarım bak öldürme diye.

* sırf bu yüzden islam'a biraz daha ılımlı bakıyorum. domuzu istemeden de olsa koruyor.

* yamuk uyku düzenim yüzünden nba izleyicisi oldum. gece 3'de kalkıyorum şu aralar, tam o sırada da nba tv'de maç başlamış oluyor. 2k11'de de bulls'u tutmuştum zaten. nba tv de bayağı bulls maçı veriyor. o yüzden go bulls!!11! nba'in bursaspor'u olacağız bu sene. rose önderliğine eski günlerimize döneceğiz.
* shameless güzel dizi. amerikanlarınkini izledim sırf, beğendim. bi komşu kadın sıkıyo beni biraz. 22 dakikadan yapıp o karıyı almasalar diziye müthiş olurmuş. yine de idare ediyoruz.


* başroldeki hatun güzel mi çirkin mi karar veremedim. alçıdaki ayağımdan sonraki en büyük derdim bu 1-2 haftadır. lizzy kaplan ve lyndsy fonseca karışımı bi şey. ama ikisi de değil böyle. ilginç. soyunup da duruyor.

* çok belgesel de izleme fırsatım oluyor. kokarcaların oldukça cesur hayvanlar olduklarını öğrendim şu an. yılana falan saldırıyor eleman. ısırıldı ama pes etmedi. yedi yılanı öyle uyudu. uyandı yine yiyo manyak. kokmasa kokarca da besleyebilirim.

* derbiye gidesim var çok da bu ayakla intihar olur.

* konserlere de gidesim var. koşasım var.

* the last shadow puppets ne muhteşem bir olay arkadaş. kaç sene oldu hala aynı şarkıları dinliyorum. geçen tv'de klibi vardı. babam geldi odaya, baktı, "bunlar gibisi de gelmedi di mi?" dedi. 2-3 saniye sürdü beynimde işlemem. beatles sanmış. hem saçları, hem müzikleri benziyor tabi.

* 3 sene olmuş.

* bir müzik grubunun albümü dinlemenin en keyif veren yönü, aylar sonra klibi falan çıktığında, ben aylar önceden biliyodum olum bu şarkıyı diye çemkirmek. kendim yaparım ama başkası yapsa hoşuma gitmez.

* bu mahkeme kararı bi garip etkiledi blogu. bazı kısımlar açılmıyo. bazen giriş yapamıyorum. şu an da resim koyamıyorum. derken makat.org yardıma yetişti. sağolsun kim yaptıysa. güvendim valla çalıştırdım exe'yi.

posted under | 0 Comments

find makarov



helal olsun adamlara. bunun filmini yapan da köşeyi döner.

posted under , | 0 Comments

yemedik ulan yemedik

bu nasıl bi ülke ya

posted under | 0 Comments

okyanusda av

aycan'ın tavsiyesi üzerine bir film izledim. son tavsiyesi the boat that rocked olduğu için kredisi vardı fakat triangle adlı filmle bu kredinin büyük bir bölümünü harcadı.
büyük ihtimalle çok eleştirel bir yazı zaten bekliyor olacak ve yazdıklarımı ciddiye almayıp geçiştirecek. amma yine de yazıyorum, belki bi şeyler kapar.

bi kere bana içinde zamanda yolculuk, kısır döngü gibi ögelere yer veren film önermeden önce bi kere daha düşünmek lazım. nitekim bu konuya olan ilgim ortada. keza bu konu hakkında kendi yazdığım bir kısa hikaye de mevcuttur. o bile 40 dakikalık filme çekilse triangle'dan daha güzel bir şeye benzerdi.

peki triangle niye bu kadar boktan bir film olmuş?

aslında fikir güzel. müthiş bir potansiyeli var. ama senaryonun kendisi sıçılmış bildiğin.

şimdi arkadaş, bu zamanda yolculuk falan hakkında bir kaç teori vardır. şimdi burda anlatamam onları uzun uzun. kimi der ki geçmişe gidersen bi bok değiştiremezsin, her şey zaten pre-determined. öbürü de derki sonsuz olasılık vardır. okuyun bunları, grandfather paradox'la başlayın. geçmişe gidip dedeni öldürdün? sende yok olursun? geçmişe nasıl gidicen o halde?

neyse, filme dönelim. yönetmen'in en büyük hatası bu teorilerden birine sadık kalmamak olmuş. ana karakter jess, gelecekteki jess'lerle aynı şeyi yapıyor, sonra çıkıyor "pattern'i değiştirebilirim" diyor ve değiştiriyor. bu tutarsızlık, filmin içine etmiş. bi sikim anlamak mümkün değil. ortalıkta bi sürü jess var, bazılarının nerden geldiğini bilmiyoruz. amaçlarını anlıyamıyoruz.

yönetmen, aynı zamanda senaryo yazarıymış. belki filmi izlerden yanımda açıklaysadı neler olduğunu anlardım.

şimdi mesela bu konunun çok daha güzel şekilde işlenmiş örnekleri var. birincisi timecrimes, orjinal adıyla los cronocrimenes. bu da karışık bir film ama en azından yukarda bahsettiğim teorilerden ilkine sadık kalıyor. 3 tane döngü var, ve bunları çiz bana desen çizerim sana. triangle'da böyle bi şey mümkün değil. 100 defa izlesem ne bileyim martıda kafam karışır.

primer var mesela. 7000 dolar falan bütçesi var. çok sıkıcı ama tutarlı. faq about time travel bile daha tutarlıydı triangle'dan.

şimdi tabi aycan'a da hak vermek lazım. büyük ihtimalle yukarıda yazdığım filmleri izlememiş. o açıdan okyanusda av'ı beğenmesi anlaşılabilir. ama önce los cronocrimenes izlemiş birinin, bu filmi daha çok sevmesi çok zor.

posted under | 0 Comments

the next three days



filme verdim kendim,. bütün gün kanepelerde, başka da bi şey yapamazdım. ilk filmimiz başlıkta. law abiding citizen gibi adalet sistemini eleştiren bir film. orda gerard butler intikam alıyordu sistemden, burda russell crowe eşini hapishaneden kaçırıyor.

başka bi fark da russell crowe'ın karakterinin bu işlerden pek anlamayan bir öğretmen olması. öyle muhteşem planlar yapamıyo yani, youtube'u açıp "how to escape from prison?" diye arayacak bir seviyede. filme eleştirilerimden biri bu noktada. ana karakter, bu aksiyondan uzak adam tipini sürekli olarak taşıyamıyor. bi sıçıyor ama sonra dan dun vuruyor adamları. keşke daha çok zekasıyla görseydi işini. zaten öyle yaptığı bölümler bu filmi iyi yapıyor.

russell crowe'ı seven ender film tüketicilerindendir. bu filmde de aynı. bazen çok iyi oynuyor. arka koltuktan çekilmiş, araba kullandığı sahnede mesela çok başarılıydı. ama duygusallığın ağır bastığı sahnelerde yetersiz kalıyor gibiydi. zenci polis filmi götürüyor baya, bravo.

sonuçta son yılların akıllı, planlı aksiyon filmlerinden biri. taken, law abiding citizen gibi filmlerin yanına koyarım, ve tavsiye ederim. taken'ı sevenler için ufak da bi sürpriz var. elizabeth banks de senelerdir sarışın sanıyomuş kendini.

posted under | 0 Comments

köpek videosu

posted under | 0 Comments

witherspoon

posted under | 0 Comments
Daha Yeni Kayıtlar Önceki Kayıtlar Ana Sayfa

aycan iddiaları

1. 2010-2011 sezonunda bucaspor'da forma giyen torric jebrin bundan 5 sene içinde chelsea ayarında ( şampiyonlar ligi'ne ilk iki torbadan seçilen) bir takımında forma giyer. iddia el fakhir gold'una.

not: bulls şampiyon olamadı, stoch hala fenerde. bunları aycan kazandı.

2. kgbb: -5

3. mutuyla iddia: ales'den 40 veya üzeri matematik sorusu çözersem bıyık bırakacam. 40'ın altında kalırsam o bırakacak. sonunda kazanan bıyık olacak.

consumables

  • tim powers - the anubis gates

Recent Comments